0 0
Okuma Süresi:2 Dk., 58 Sn.

Geçtiğimiz hafta oldukça renkli geçti. Ağzı olan da, bilen de, bilmeyen de konuştu. Bakalım kimler neler söyledi.

MHP Ordu Milletvekili Rıdvan Yalçın başbakana çağrıda bulundu. Her gelişinde fındık fiyatlarının düştüğünü, bu yüzden de Allah rızası için Ordu’ya gelmemesini istedi.

Bende Rıdvan Yalçın’a Allah rızası için soruyorum; Devlet Bahçeli Ordu’ya kaç defa geldi-getirdiniz?

Eğer geldiyse (hiç sanmıyorum!) fındık fiyatları yükselmiş midir? Gelmediyse (ki gelmedi!) Ordu’luları sevdiği için mi gelmemiştir?

Ak parti Ordu milletvekili Eyüp Fatsa fındıkta manipülasyon yapanlara sert çıktı. Fiskobirliğe fındık verileceği söylentisini çıkaran ve rekoltenin yüksek olduğunu söyleyen bazı mahfillere ahlaksızlık yaptıklarını söyledi. İlaveten de fındığın 450-500 bin tonu geçmeyeceğini de söyleyen Fatsa rekolteye çeki düzen de vermiş oldu. Şimdi fiyatların yükselmesini bekleyeceğiz. Şaka şaka. Serbest piyasa da böyle bir şey yok. Öyle hiç kimse Eyüp Bey bize kızacak diye yeniden fiyat yükseltmeye falan kalkışmaz. Nasıl ki TMO 4.5 TL. den fındık alırken özel sektör de 2,5 TL. ye fındık talep etmeye devam etti ve aldı da. Aynı özel sektör 7 TL. den fındık alırken Fiskobirlik 5 TL. den fındık alıyordu. Sözün özü şu; serbest piyasa da koşullara göre arz ve talepler kendiliğinden oluşur. Kızdığınız zaman hiçbir şey fark etmez. Üstüne üstlük evet Fiskobirlik TMO’dan böyle bir talepte bulunmuştur. TMO’da bu teklifi ciddiye almıştır. Bu dedikodu falan değil ki. Ramazanlık günde germeyin kendinizi.

Fiskobirlik yönetim kurulu üyesi Nejdet Yılmaz esefli tarafından önüne geleni kınadı. Konu şu; Fiskobirliğin niyeti Trabzon da ki binasını başka bir kuruma verip, karşılığında eski fındığı TMO’dan almaktı. Tabi Yılmaz açıklama yaparken de ilave ediyor; “bu fındığı kontrollü bir şekilde piyasaya yağlık olarak sürecektik. Hem borcumuzu ödeyeceğiz hem de ayağa kalkacağız” diyor. Ahh ah. Bu konunun her yeri eğri ama yine de söyleyelim. Bi kere Fiskobirlik daha önce de TMO’dan bir miktar fındık almıştı. Fakat kontrolsüz bir şekilde el altından ucuzca fındık satıp fiyatların dibe vurmasını sağlamıştı. Kaldı ki TMO’dan istedikleri fındığın bırakın fiskobirliği ayağa kaldırmasını, can çekişen birisinin dudaklarına pamukla su sürmek gibi bir şey olacaktır. Hem öyle ayağa kaldırma, çiftçiye borç ödeme falan işine inanmayın. Bu paralar hiçbir iş yapmayan personele maaş olarak ödenecektir. Demek ki neymiş? Tekkiraz da belediye başkanlığı yaparken Fiskobirlik esef buyuran laflarla kurtulmuyormuş.

Bu haftanın son incisi İsmail Şirin’den. Diyor ki; dünya da fındığın ekonomik değeri toplamda 8 milyar dolar. Oysa biz bunun 1 milyarını alabiliyoruz. “Ee” diye sormaya devam ediyor şirin; hani biz fındığın %70 ini üretiyorduk? Bizim olması gereken 6 milyar dolar nerede? Evet, şimdi zurnanın zırt dediği yerdeyiz. Eskiden ilkokullarda cinali’nin maceraları resmedilip öğrenim görülürdü. Ya da boncuklu abaküslerle toplama çıkartma yapılırdı. Bu tür eğitimin adı da dümdüz bir eğitimdi. Sonuçta da dümdüz kafalar üretiliyordu.

Amerikan kuruluşu olan NASA’nın ürettiği bir uzay mekiği düşünelim ve kabaca üçe bölelim. Demir, plastik ve akaryakıt. En fazla iki ton demir vardır. En fazla 2 ton da plastik. Hadi 2 ton da yakıt diyelim. Bu hammaddeleri üreten Arabistan da bunun maliyeti 10.000 TL civarında. Oysa sizin gönderdiğiniz mekiğin değeri 2,5 milyar dolar.

Ee napcaz şimdi? Arabistan ziraat odası başkanı çıksa dese ki hani benim geri kalan param?

Bunu bilgisayar da, otomobilde, uçakta örneklendirebiliriz.  Adamlar teknoloji ve pazarlama yapıyor.

Tekrar yazıyorum iyi okuyun; Bu paralardan daha fazla pay almak için yapılacak şey, fındığı üretmekten çok katma değeri yüksek ürünlere çevirmektir.

Ürettiklerinizi beğendirmek ve pazar bulup tüm dünyaya satabilmektir. Sonra da o 6 milyar dolar koşarak size gelecektir.

Ama topla fındığı, kır kabuğu en fazla 1 milyar dolar olur. Başka da olmaz. Durun durun. En iyisi İsmail Bey Abaküsle yeniden hesap yapmaya başlasın. Bir formül bulursa söz ben buradan yazacağım.

Bir cevap yazın