0
0
ENVER PAŞA
Geçtiğimiz haftanın tartışmalarına tekrardan aday olamayan vekillerin yaptığı yorumlar damgasını vurdu.
Aman Allah’ım! Ne cevherlerimiz varmışta haberimiz yokmuş!
Eskilerden kalma bir atasözümüz vardır; “Bir insanı iyice tanıyabilmek için ya askerliği birlikte yapacaksın, ya gurbete birlikte gidip çalışacaksın ya da ona mevki-makam vereceksin” derler.
Hakikaten çok doğru bir tespitmiş ki nicelerin ne olduğunu daha iyi anlayabildik.
Kim ne demiş bir daha hatırlayalım;
Milletvekili Enver Yılmaz uzun ve ağır eleştirilerden sonra tehdit de etmekte beis görmemiş.
“Bu listeyi yapanlar Ordu’da fatura öder!”
Devamında, “Enver’ler kolay yetişmiyor!”
O an aklıma Enver paşa geldi.
Ruslara saldırmak için hareket ettirdiği ordusunu bir tek kurşun attıramadan soğuklarda Sarıkamış dağlarında kırdırmıştı.
Hem de on binlerce şehidimize mal olmuştu söz konusu Enver.
Kesinlikle hak verdim o an, “Enver’ler kolay yetişmiyor”
MHP milletvekili Rıdvan Yalçın da benzer yorumlarda bulunanlardan.
“Karşımda aslan gibi duranlara saygı duydum hep, ama iftiralarla karalayanları Allah’a havale ettim ve hakkımı onlara helal etmiyorum”
Eyüp Fatsa daha olgun karşılamış aday yapılmamasını, “Teşkilattayım ve siyaset aynı partide sonuna kadar devam edecek” diyor.
Ayhan Yılmaz da, “Küskünlük ne kelime! Ak partiye hizmet etmeye devam” diyor.
Eyüp ve Ayhan bey’in bu yorumları onları daha da yüceltmiştir.
Gelişmeleri olgunlukla ve anlayışla karşılamayı başarmışlar demektir.
Tebrik ediyorum.
CHP’den aday adayı olan Ünye’li hemşerimiz İrfan Yıldız Beşlioğlu’nun açıklamaları tam bir ibretlik vesika örneğidir.
Siyasetin, vefasızlığın, insan harcamanın, boşa kürek çekip heba edilen emeklerin ne demek olduğunu anlamlandırabilmek için bu açıklamasını bulup okumanızı öneririm.
İrfan bey oldukça acı ve açık konuşmuş.
Demediyse bile vefa denen olgunun siyasette bulunmadığını usturupluca anlatmayı başarmış.
Kendisine sonuna kadar hak veriyorum ve açıklamalarını arşivliyorum.
Şu deyişi eklemeden geçemeyeceğim; iyilik yap denize at, balık bilmezse hâlik bilir”
Diğer yandan Rahmi Güner bir şey demedi ama iyi ki dememiş.
Çünkü söylediği her hikmetli yorum elinde patlıyor.
Murat Haznedar’ın CHP’ye adaylık başvurusu için “CHP ekolünde millete hizmet etmek için 20 yıl bu partide çalışmak gerekiyor” buyurmuştu.
Murat beyde “ben o kadar bekleyemem” mealinde davranaraktan bağımsız aday olarak Ordu’luların karşısına çıktı.
Yine Murat beyin seçilme şansı var.
Çünkü o şu an bağımsız aday.
Fakat Rahmi bey’i aday dahi yapmadıkları için seçime giremiyor.
Demek ki Rahmi Bey 20 yıl beklememiş.
Ya da beklediyse de boşuna beklemiş.
Ama en hoş yorumu Dr. Hilmi Güler yaptı doğrusu.
“Ben Ak Partinin kurucularındanım! Bu partiye kırılabilir miyim? Teşkilattayım ve durmak yok yola devam” dedi.
Fakat ilgimi çeken ve anlayamadığım şu cümleyi de ekledi; “Biz taşbaşı çocuğuyuz”
Peki diğerleri?
🙂
Onlar hangi mahalleden?
🙂